top of page

Salgın (!) planlanmış bir YALAN ! Gazeteci Harry Vox, 2014 yılında bugünleri anlatıyor

Güncelleme tarihi: 23 Eyl 2021

Böyle bir dünya istiyorsan kayıtsız kal, Hiçbir şey yapma! O dünya çok yakında sana geliyor!


Gazeteci Harry Vox, 2014 yılında katıldığı bir programda, insanları kontrol etmek için salgın yalanının nasıl oluşturulduğunu ve kullanıldığını anlatıyor.

Videonun Metni


Amerikalılar için, işte asıl mesele:

Bunu duymaya hazır olun! Şöyle olacak...

Onların yaratmaya çalıştığı yönetme şekli...

Bizi kontrol etmek için uygulamaya koydukları yöntemlerden asla vazgeçmeyecekler.

Bu zamana kadar...

birçok bizi kontrol etme yöntemleri içinde uygulamaya koymadıkları tek eksik vardı:

Karantinalar ve Sokağa Çıkma yasakları!

Ve şimdi! Amerika'daki yeni düzene hoşgeldiniz!

Bu öyle bir dünya ki...

otobüse binmek, metro istasyonuna gitmek...

Öncelikle bu zamana kadarki uygulamaların eziyetli ve aşırı olduğunu düşünüyorsanız...

Çok daha derini ve zorlusu geliyor...


Öyle, öyle bir hale gelecek ki... Daha çok daha çok hayatlarımızı işgal eden bir hale gelecek ve yönetici sınıfın buna ihtiyacı var.

Çünkü...

Eğer yönetici sınıf, toplumda geniş çaplı bir huzursuzluk görürse,

Hemen arkasından Ebola'nın ortaya çıktığını görürsünüz.

Anladım. Yani sana göre Ebola...

Onların ajandalarındaki yeni bir kontrol etme yöntemi, o kadar.

Yani bizi susturmak için...

Yüzde yüz eminim... Bu onların başka bir aracı.


Ebola öyle sihirli bir şekilde yayılmaya başlamadı ve...

şu doktorlar ortaya çıktılar birden ve dediler ki iki tane beyaz hasta oldu ama iyileşti dediler, ama hastalığı kapan bütün siyahlar öldü!.. Anlıyor musunuz?

Ve bir doktor, bir hıristiyan vakıfla bağlantısı var...

Bu ortaya çıkardıkları genç doktor aynı zamanda Billy Graham'ın oğlu...

Ve mümkün ki bir sivil toplum örgütü, ortalıkta dolaşanlardan bir tanesi bu Ebola'yı yayıyor

ya da küçük bir uçaktan insanların üstüne Ebola'yı yağdırıyor bilmiyorum...


Asıl mesele şu ki, yüz binlerce insana bulaşmasını sağlamak ve ve insanları kontrolün yeni aşamasına geçmek istiyorlar!

Şimdi size kanıt niteliğinde göstermek istediğim bir belge var:

Sizlere burada Rockefeller vakfının yayınladığı bir belge göstermek istiyorum: yakınlaştıralım... Uluslararası Gelişme ve Geleceğin Teknolojisi Senaryoları Rockefeller Vakfı

Ve ne diyorlarmış bir bakalım.

Bu 54 sayfalık bir döküman

18. sayfaya bakmanızı istiyorum.

Ben sizin için okuyacağım.


Başlık şu: 'Kilit Altında Tutma Aşaması'

ve bu terimi 11 Eylül 2001'den sonra, bütün Amerikan sistemi ve halkının 'Kilit altında' tutulmaya başlandığında kullanmıştım

Öyle ki kongrenin üstesinden gelindi

Usame Bin Ladin yaptı dediler ve insanlar ellerinde bayraklar:

'Nefret ediyoruz, nefret nefret' diye bağırdılar ve her şey kilit altına alındı.

Pekala... 2010'da bu Rockefeller vakfı yazısını yayınladılar ve şöyle diyorlar...

Buna senaryo ismini vermişler, senaryo öyküsü bunlar...

ve geçmiş zaman kipi kullanmışlar ve bu 'kilit altında tutma' senaryosunu anlatıyorlar:

"Sıkılaştırılmış üstten tek hükümet yönetimi dünyası ve daha otoriter bir liderlik ve kısıtlı yenileşme ve giderek artan vatandaş direnişi"


Bir kısmını okuyacağım:

2012 yılında, bütün dünyanın yıllardır beklediği pandemi vurdu! (Belge 2010'dan)

Kimsenin pandemi falan beklediği yoktu!!!

Sonunda vurdu!

2009'daki H1N1'in aksine,

bu yeni grip dalgası vahşi bir kaz'dan yayılmıştır...

Hep bir vahşi hayvan buluyorlar, senaryo bunlar!

-Burada bahsettikleri Ebola -Devam et...


"Virüs dünya çapında vurduğunda, pandemiye en hazırlıklı ülkeler bile çok kısa bir sürede yenik düştüler ve küresel nüfusun neredeyse yüzde 20sini etkiledi,

7 ay içinde 8 milyon insanı öldürdü, çoğunluğu da sağlıklı genç insanlardı.


Pandeminin ayrıca ekonomiler üzerinde de ölümcül bir etkisi oldu..."

Burada ajandalarını, bütün çıplaklığıyla kontrol etme planlarını görüyoruz. Burada yazıyor ve... burada yazılanları gerçek hayata nasıl uyguladıklarını görebilirsiniz.

Bu yazılanlar birebir yapacakları emirler de olsa ya da gizli servisler bunları alıp hareket geçiyor da olsalar, bu üretildi ve işte plan bu...

Her halükarda bu hikayeler önceden okunmalılar çünkü gizli servisler ne yapacaklarını bilmiyorlar, yardıma ihtiyaçları var ve bu yüzden bu düşünce kuruluşları böyle şeylerle ortaya çıkıyorlar, RAND şirketi, Rockefeller vakfı vs onların düşünce bulma kuruluşları


Onlar oturup insanlığa yardım edecek güzel yöntemler bulmakla ilgilenmiyorlar.

Evet, okumaya devam:

"Pandemi'nin ayrıca ekonomiler üzerinde de ölümcül bir etkisi oldu:

İnsanların ve malların uluslararası hareketi durma noktasına geldi..."

Zaten böyle olmasını istiyorlar.

Tamamen izole olmuş bir insanlık istiyorlar.

"turizm gibi zayıflatılan endüstriler ve küresel dayanışma ağlarını kırmak..."

Tabii ki turizmi çökertmek isterler,

Onlar bizi durdurmak istiyorlar çünkü,

Çünkü onlar turizm sektöründe yoklar ve onlar seni evinde televizyonun karşısında istiyor.

Böylelikle ellerindesin! Çünkü bir kere tv izledin mi ruhuna sahip oluyorlar...

"Yerelde bile, normalde canlı olan dükkanlar ve ofis binaları aylarca boş kaldı..."

2010 yılında, bütün bunları geçmiş zamanda olmuş gibi yazmaları çok komiğime gidiyor...

"Pandemi bütün gezegeni kapladı, öyle ki Afrika, Güneydoğu Asya ve Orta Amerika'da

aşırı derecede ölüm oldu, virüs kontrolden çıkmış bir yangın gibiydi..."


-Bu bir felaket filminin açılış konuşmasına benziyor!

Hani filmin başında anlatırlar ya, arka planda da felaketin görüntüleri vardır!

Filmin başında sanki olay gerçekmiş gibi bu şekilde açılışını yaparlar...

Şunu dinle, en sağlam yeri:

"Gelişmiş ülkelerde bile... bulaşıcılık çok zorluydu."

Şunu dinle, burası süper: "Amerika Birleşik Devletlerinin, kendi vatandaşlarının uçakla uçmamaları için uyguladığı öncelikli politikası olan 'şiddetle heves kırma' politikası,

'hoşgörülü' bir politika olduğunda ölümcül sonuçları olduğunu kanıtladı ve"

-Yani diyorlar ki... -Devam et lütfen...


"Hoşgörülü olunca ölümcül sonuçları oldu ama virüsün yayılımını sadece Amerika'da değil sınır ötesinde de hızlandırdı. Buna rağmen, bazı ülkeler çok başarılı oldular, özellikle de Çin!

Çin hükümetinin hızla uyguladığı, karantinaya uymayan bütün vatandaşlarını cezalandırma ve infaz politikası, özellikle de sınırlarını çok hızlı ve insan sızdırmaz şekilde kapatması milyonlarca insanın hayatını kurtardı ve diğer ülkelere oranla, virüsün yayılımını durdurdu..."


Yani burada verdikleri mesaj şu:

'Totaliter, baskıcı Çin rejimini kendimize örnek almalıyız, biz de onlar gibi yapmalıyız!' diyorlar.

ve tabii bu elit yönetici sınıfı, Çin rejimine bayılıyor çünkü bu elitler şunu ispat etmiş oldular:

Çin'deki rejim, kapitalizmin en etkili halidir ki buna otoriter kapitalizm diyoruz.

Yani şöyle demeye getiriyorlar: 'Bizde de kapitalizm var ama işte onlardaki daha iyi...'


-Demek istediğini anladım. Bunlar çok ilginç okumaya devam et lütfen...

Tamam...

"Kendi vatandaşlarını virüse maruz kalmaktan ve zarar görmekten korumak için olağanüstü koruma önlemleri alan tek hükumet Çin hükumeti değildi.

Pandemi sırasında, Dünya genelindeki ulusal liderler, kaslarını çalıştırdılar, otoritelerini güçlendirdiler ve sımsıkı kuralları ve yasakları dayattılar..."

-Hazırladıkları ajandayı görebiliyoruz! -Devam et...

"Maske takma zorunluluğu ve vücut ısısının ölçülmesi, şu gibi ortak alanlara girerken..."

-Bunu zaten yapmaya başladılar! -Girmeden önce vücut ısısını ölçmeleri...

-Metroya girmeden önce mi diyorsun?

-Evet. -Yani böyle yasakların olduğu bir yere gidiyoruz mu diyorsun?

-Tamamen, tamamen öyle...

Ve bu şu anlama geliyor, sigara içmeden bile önce... yani demek istiyorum ki temel olarak... bu...

Bu hepimiz için bir kuşatma ağıdır. Yani herhangi bir şey yapmadan önce...

-Bir diğer deyişle, otur ve kuyruk salla diyorlar.

-Bu bir tür, çukura düş, orada otur ve kuyruk salla gibi bir şey...


Okumaya devam: "Pandemi sırasında ulusal liderler otoritelerini güçlendirdiler ve...onlar..."

Bak burası çok sağlam, şunu dinle:

Süpermarket girişlerinde bile vücut ısısını ölçmek diyor

Yani özet olarak şunu diyorlar:

'Yaptığın her şeyin bizim denetimimizde olacağı bir sistem inşa ediyoruz.'

-Yemek bile alamazsın diyorlar. Üretici pazarına gidersen ne olacak?


Bak bir de şunları dinle. Bu şey giderek güzelleşiyor!

"Pandemi yok olsa bile, bu daha otoriter kontrol düzeni ve insanların ve hareketlerinin gözetlenmesi devam edecek, hatta şiddetlenerek artacak!"

-İşte ana mesele bu!

-Zaten 11 Eylül sonrası başımıza gelen bu değil miydi?

11 Eylül taa 14 yıl önceydi, ama gaddar kurallar hala devam ediyor... ve daha birçok şey...

Süpermarkete bile girebilmek için vücut ısısı kontrolü yapacaklar ve Ebola bitse bile diyecekler ki; 'Bu düzen böyle kalsın, daha çok seviyoruz.


Hem zaten bu kontrol düzenini sağlamak için komple bir altyapı kurduk.'

Aynı Austin, Teksas'taki arkadaşım Alex Jones'in söylediği gibi; 'Kontrol Şebekesi'

ve evet...

-Alex Jones epey tartışmalı bir figür!

-Onun birçok söylediği hoşumuza gitmeyebilir ve söylediklerinin çoğu...

Daha doğrusu onları ifade ediş tarzı birçok insanı kızdırabilir.

Ama her halükarda, birçok temel noktaya parmak basıyor!

Okumaya devam edelim...

Pandemi veya uluslararası terörizm veya iklim krizleri veya artışta olan yoksulluğa karşı,

giderek artan bu küresel problemlerden dolayı ülke liderleri kendilerini koruyabilmek için, güçlerini olabildiğince kullanmalılar.

-Allah aşkına, giderek yükselen yoksulluğun giderek artan sıkı kontrollerle ya da maske taktırmakla ne alakası var???


Ne şapşal şeyler yazmışlar! Devam:

"Daha fazla kontrol edilmiş bir dünya fikri, başlangıçta çok geniş bir kabul ve onay gördü..."

Kusura bakmayın ama hiç kimse bu şeylerden hoşlanmaz.

-Okumaya devam et lütfen

-Söylemek zorundayım ama...

-Çünkü sadece 5 dakikamız kaldı.

-Oh, tamam...

Özgürlük ve mahremiyetinin bir kısmından gönüllü olarak vazgeçen vatandaşlar, bunun karşılığında daha babacan, güvenli ve istikrarlı bir düzene kavuşacaklar.

Yani bu çok açık bir şekilde şu bildiğimiz söz ile çelişiyor:

'Güvenliği için özgürlüğünden vazgeçen, ikisini de kaybeder.'

Bunu uzun zamandır biliyoruz.

Ve işte burada yaptıkları şey hiçbir utanma ya da arlanma duymadan tam tersini söylüyor ve şöyle diyorlar:

'Güvenlik ve istikrar için, özgürlük ve mahremiyetimizden vazgeçiyoruz.'

Avcunuzu yalarsınız. Bunu yaparsanız kazığı yersiniz!


Şu belgeye bakalım:

Milli Güvenlik Muhtırası 10 Kasım 1970

Henry Kissenger'ın buluşu, Milli Güvenlik Muhtırası, 200. belge İnternetten bakabilirsiniz (national security memorandum number 200)

Size özetleyeceğim. Şöyle diyor:

'Dünya'da çok fazla insan var, nüfusun çoğundan kurtulmalıyız.'

Şu kelimeyi kullanıyor: 'Nüfus Azaltımı'

Nüfus azaltımı demek, zaten var olan insanları öldürmek demek!

belge bir de, 'minerallerinizi alın' diyor!


Programı kapatırken, ana konu şu...

Daha fazla kontrol istiyorlar. Sokağa çıkma yasakları ve karantinalar gelecek!

Demek istediğim şu

Amerikalılar yeni bir tür isyan etme, yeni tür bir protesto etme ve organize olma yöntemi bulmadıkları sürece...

Bu kayıtsızlığı kıramadığımız sürece kayıtsızlık, işte bizde bu var

Yoksa burası bir köleler ülkesi olacak ve yönetici sınıf şu an fazla bir direnişle karşılaşmıyorlar ve yapılacaklar listelerinde ne varsa hepsini uyguluyorlar ve karantina ve sokağa çıkma yasağını uzun süredir istiyorlardı ve şimdi bunu başardılar.


Ve... ve eğer bu şekilde kandırıldığınız bir dünya istiyorsanız çünkü "bu bizim güvenliğimiz için ya!" Evden dışarı çıkmadan önce, incelenmemek için ve üzerin aranırsa suçlu bulunabilirim diye ceplerini kontrol etmek istiyorsan ve evden dışarı çıktın, kapıda polis var, üzerini arıyor, neden dışarı çıkıyorsun diye soruyor...


Böyle bir dünya istiyorsan kayıtsız kal,

Hiçbir şey yapma! O dünya çok yakında sana geliyor!




Kaynak:

9.291 görüntüleme

İlgili Yazılar

Hepsini Gör
bottom of page